parafin

Parafin Nedir, Zararları Nelerdir?

Parafin, son yıllarda adını çok duyduğumuz; hayatımızın dört bir yanında olan kimyasal bir maddedir. Belki satın aldığımız ürünlerde, haberimiz bile olmadan kullanmış oluruz parafini. Ancak her ne şekilde olursa olsun, kullanıldığı alanların oldukça geniş olmasından dolayı; parafin, biz farkında olarak ya da olmayarak günlük yaşamımızın içinde sıklıkla yer almaktadır. Modern çağda, insanların giderek kimyasallara bağımlı bir sistem üzerinde yaşam kurmasının yanında, kimyasal ürünlerden doğabilecek olumsuzluklara karşı çözümler aradığı yıllardayız. Bundan hareketle biz de yazımızda, parafinin nasıl oluştuğu, ne amaçla üretildiği, hangi alanlarda kullanıldığı ve insan sağlığı ile ilişkisini anlatacağız.

Parafin Nedir?

Parafinin aslında petrolden elde edilen, hem renksiz hem de kokusuz bir mum çeşidi olduğunu biliyor muydunuz? Parafinin ortaya çıkma sebebi petrolle ilgilidir. Petrolün daha kaliteli hale gelebilmesi için, içeriğindeki parafinden ayrıştırılması gerekmekteydi.

Parafin, Latince ‘Parafin afinis’ reaksiyonlara az yatkın olması sebebiyle adını kazanmış olan CNH2N+2 formülünde petrollerin asil bir bileşiğidir. Parafin mumu tarihte ilk kez Carl Reichenbach’ın 1829 senesinde, odun katranından ve daha sonra bütümlü tabakalardan üretimiyle elde edildi. En sonunda 1867’deki son halini; petrolden elde edilerek aldı. Yıllar ilerleyip, 1947 olduğunda ise artık parafinin sentetik mumu yapılıyordu.

Günümüzde, mevcut teknolojik imkânlar doğrultusunda parafin imalatçıları aynı tekniği kullanırlar. Bu tekniğe göre yeni yapılan parafin mumları yüzde 20 oranında yağ içerir. Bazen bu yağ miktarı yüzde 3 düşürülebilir. Ayrıca daha yüksek seviyede saflaştırma ile renkte, kokuda ve tadında da iyileştirme sağlanabilir. Parafini saflaştırırken, işlem esnasında sülfirik asit ve kilden yararlanılır. Ham petrolden parafinin ayrıştırılması bir gerekliliktir. Parafin aslında petrolün yan ürünüdür, diyebiliriz. Rafine edilirken, ham petrolden elde edilen yağlı parafin ilk önce sıcakta eritilir. Ardından soğutularak sadece parafin kısmının donması amaçlanır. O şekilde donan posa şeklindeki parafin katmanı, yağından iyice arındırılarak ayrılır. Ham parafinin arındırılması, arıtmanın temel işlemlerinden biridir. Kimyasal etkenlere karşı tamamen duyarsız olan parafin, ilk defa mum yapımında kullanılmıştır. Bu özelliği için kullanılan parafine ergimeyi güçleştirmek için yüzde 20 oranında stearik asit eklenir.

Ham parafin mumunun erimesi 37 ve 48 derecede; tam rafine edilmiş parafinin ergime noktası ise 48 ile 66 derece arasında değişiklik gösterebilir. Eğer parafin mumunun erime noktası yüksekse, bu 26-30 karbonlu alkanlar olduğunu anlamına gelmektedir. Parafin mumu kristal yapıdadır. Parafin mumları, tıpkı Pennsylvania ham petrolünde olduğu gibi, parafin esaslı petrollerden çıkarılır. Ham petrollerin parafin çıkarma miktarı kökenlerine göre değişim göstermektedir.

Parafin mumu, hammadde olarak parafin temelli yağlardan üretiliyor. Ayrıca parafin kendisini taşıyan yağla, aynı sıcaklıkta kaynamaya başladığı için destilasyon yoluyla ortaya çıkamıyor. Burada devreye özel yöntemler giriyor. Petrol sanayiinde ince ve orta kıvamdaki yağlama yağlarından parafin çamuru ve katı normal parafin karışımlarından oluşan bir kütle elde ediliyor.

Sentetik Parafin

Sentetik parafin mumuna gelince, Fischer – Tropsch tekniği ile İkinci Dünya Savaşı’nın ardından üretildi. Fakat sentetik parafin mumunun hammaddesi kömürdü. Kömürden ortaya çıkarılan karbon monoksit ve H2 karışımından manyetik demirin katalitik etkisiyle hidrokarbonlara dönüşür. Molekül ağırlığı ortalama 750 civarında olan sentetik parafinler, 50-55 tane karbon içerir. Kömürden bu şekilde elde edilen ürünlerden bir kısmı parafin mumudur. Renkleri beyazdır ve petrolden elde edilen mumların aksine daha katıdır. Bazı ayırıcı özelliklerinden dolayı petrolden yapılan mumların yerine kullanımları mümkündür.

Parafinle kaplanmış ya da batırılmış yüzeyler; kağıt, karton, vb. hem sıvı hem katı gıdaların saklanmasında tercih edilir çünkü parafin, reaksiyonu engelleyici özelliğe sahiptir. Parafinlenme işlemi ile kağıt; su, yağ ve su buharı gibi şartlara karşı direnç kazanır. Üretimi ucuz ve kolay olduğu için; yaygın kullanımı olan parafinli kağıt torba, paket, kutu şeklindeki ambalaj malzemelerinde bulunmaktadır. Dondurulmuş ve dondurulmamış besin maddelerinin kutu kartonlarında durum farklıdır; parafinin önemli miktarı yüzeyde bulunmaktadır. Böyle gıdalar paketlenirken; özellikle taze meyveler ve sebzeler söz konusuyla, parafinlenmiş parşömen de kullanılmaktadır. Sadece uzun raf ömrü olan gıdaların muhafaza edilmesinde değil; ayrıca günlük perakende satışı olan peynir, balık, et, katı yağ gibi besinleri paketlemek için de kullanılır.

Bunun dışında parafin; sert, parlak, yapışkanlık özelliği bulunmayan ancak ısı etkisi ile yapışabilen, kopmaya karşı dayanıklı, su ve su buharına karşı dirençli olma özelliğiyle de bilinir. Parafin, suda kesinlikle çözünemez fakat eterde, benzende, katranda, şistte, petrol yağlarında ve kaynamış alkolde çözünür. Elle temas edildiği zaman, yağlı bir dokuya benzer.

Parafinin Kullanım Alanları

Kendine özel işlemleri ile yağı giderilen ve arıtılan parafinin beyaz renkte, sert, kokusuz, tatsız organik bir madde olduğunu söylemiştik. Yapısı gereği, birçok alanda değerlendirilebilen parafinin yaygın olmasının en büyük nedeni işlevselliği kadar kolay bulunmasıdır. Buradan hareketle, dünyada 1800’lerin ortasından bu yana kullanılan parafinin Türkiye’de kullanımı ise 1959 senesinde başlamıştır.

Yukarıda parafinli kağıdın çeşitli kullanım alanlarından bahsettik. Ancak parafin, sadece gıda saklama ve koruma amaçlı kullanılmıyor. Çeşitli sanayi dallarında kimyevi ve elektrikli yalıtma malzemesi olarak değerlendiriliyor. Tekstil sektöründe, eczacılıkta, kozmetik sanayiinde, elektrik malzemelerinin imalinde, plastik – patlayıcı madde üretiminde, bağcılıkta aşı yerlerinin izolasyonunda kullanılıyor.

Tekstilde kullanılan parafin sayesinde, materyallar su veya hava geçirmeyi önler. Böylece etkili bir yalıtım sağlanmış olur. Tekstilin birçok alanında parafinden yararlanılır. Örneğin iplikte parafin kullanımına bakarsak; parafin, ipliğe kayganlık kazandırarak ipliğin sürtünme katsayısını aşağıya çekerek, ‘sürtünme’ sebebiyle oluşabilecek sorunlara çare olur. Parafinlenmesi kötü olmuş bir iplik, kaliteli bile olsa örme işleminde problemler oluşacağı için, iplik olarak değeri düşer.

Eczacılıkta kullanılan parafin; sıvı haliyle, kremler, merhemler, fitil ve kabızlık, vb. ilaçlarda bulunmaktadır. Bunun dışında yapısı gereği ısıl iletkenliği düşük olan parafin, bir izolasyon malzemesi gibi olduğu için fizik tedavi ve tıp alanlarında da sıklıkla kullanılmaktadır.

Kozmetikte kullanılan parafin malzemelerin suya karşı dayanıklılığını artırır, kalıcı olmasını sağlar ve oldukça çeşitli şekillerde değerlendirilir. Hem güzellik ürünlerinde hem de bakım ürünlerinde parafine rastlamak mümkündür. Parafinin cilt bakım ürünlerinde kullanımının amacı; ciltteki gözenekleri tıkaması, nemi cilde hapsetmesi ve bu sayede cildin kurumadan yumuşacık olmasıdır. Cilt için önerilen maske tariflerinde parafinli olanları sıklıkla tercih edilir. Özellikle soğuk parafinin el ve ayak bakımında çok sık kullanıldığını söyleyebiliriz. Deride çatlama, gerginlik hissi, soyulma vb. sorunlarla mücadelede çok etkili olduğu belirtilir. Soğuk parafin, sıcak olanına göre daha hijyeniktir çünkü tek kullanımlıktır.

Parafin, Cilt Bakımında Nasıl Kullanılır?

İhtiyacınız olanlar; kaynar su, yarım limon ve 35 gr. parafin. Öncelikle parafini bir kabın içerisindeyken, içerisinde sıcak su olan başka bir kabın içine koyarak ‘benmari’ usülünde iyice eritin. Parafin eridikten sonra, ılıklaşana kadar bekleyin. Isısı yüzünüzün dayanabileceği bir sıcaklıkta olmalıdır. Bir yüz fırçası yardımıyla, ince bir tabaka halinde yüzünüze sürünüz. Burada dikkat edilmesi gereken, maskeyi ağız ve göz çevresine uygulamamaya dikkat etmektir. Hazırladığınız maskeyi yüzünüzde yaklaşık 20 dakika kadar bekletin. Beklemenin sonunda limonlu suya batırılmış pamukla, yüzünüzdeki maskeyi nemlendiriniz. Daha sonra parmak uçlarınızla maskeyi yüzünüzden yavaşça çıkarınız.

Parafinli maskenin ciltteki sivilcelere, sivilceden kalan izlere ve yağlı ciltlerin yaşadığı sorunlara karşı olumlu etkisi olduğu söyleniyor. Cildin yağını aldığı, temizlediği ve cildi matlaştırdığı belirtiliyor. Cildin düzenli bakımı için ayda bir parafin maskesi önerilmektedir. Parafin eritilerek sıcak bir şekilde kullanıldığında vücutta terleme ile toksin atılımı sağlıyor.
Bunların dışında parafin yiyecek ve içeceklerde ürünlerin hava ile temasını kestiği için uzun süre korunmalarını sağlamaktadır.

Ayrıca bilindiği üzere, parafin mum yapının temel maddesidir.

Parafinin Zararları

Parafin, hayatımızın bu kadar içine girebilmişken, bir yandan insan sağlığına etkileri de son yıllarda gündemi meşgul etmektedir. Parafini hangi amaçla kullandığınızın önemi çok büyüktür. Yukarıya yazdığımız ve parafinin bilinen ‘olumlu’ etkileri, bugün tartışmaya açık bilgilerdir.

Bir petrol ürünü olarak bilinen parafinin yağlarının (ve mumları); şayet ki yutulursa karaciğer, böbrekler ve lenf düğümlerinde birikim yaptığı söylenmektedir. Aslında parafinli ürünleri yutmak zor gibi görünse de biz farkında olmadan, vücudumuza girebiliyor (rujdan bulaşan parafin) Bunun dışında araştırmalar parafinin, aynı şekilde kalpte de zaman içerisinde sorunlara sebep olabildiğini söylüyor. Kozmetik sektöründe mineral yağ olarak geçen likit parafin örneğin, vazelinde çok yoğun miktarda bulunmaktadır. Hem ucuz bir ürün olduğu için hem de geçici süreli kozmetik çözümler sunduğu için kişiler rahatça parafini kullanabilmektedirler. Araştırmacılar, vazelinin sentetik bir ürün olmasından dolayı insan sağlığına süreç içerisinde zarar verdiği görüşündeler. Ciltten emilen vazelinin, karaciğerde depolandığı ve orada zararlı etkiler bıraktığı iddia ediliyor. Özellikle bebekler için üretilen yağlar, vazelinler hiçbir zaman kalıcı bir iyileşme sağlamıyor. Kısa süreli olarak gözenekleri tıkar ve cildi nemlendirir. Bu da ciltte yaşanan sorunu tamamen ortadan kaldırmadığı gibi, uzmanların bahsettiği olumsuz sağlık etkileri konusunda da bizi şüphede bırakıyor. Parafinin diğer ismi mineral oil olduğu için, bazen satın aldığımız ürünlerde parafin olduğunu bilmeyiz.

Bir diğer araştırma ise, parafinin sebze meyve boyamak amacıyla kullanıldığını söylüyor. Bu ne demek? Markette gördüğünüz, rafta duran kırmızı ve canlı o elmanın, dış kabuğuna parafin sürülmüş olması demektir. Eğer normalde olduğundan daha diri ve parlak bir meyve ile karşılaşırsanız, parafin tehlikesinden şüphelenmeniz gerektiğini söyleyen araştırmacılar mevcut. Tabi ki parafin kullanılmış meyvelerin raf ömrünün uzadığını da söylemeden geçmeyelim.

Bu durumda ne yapmalı? Elbette her meyve, sebze dış kabuğunda parafin taşımıyor. Bunu test etmenin kolay bir yolu bulunuyor. O da meyvenin / sebzenin dış kabuğunu sert bir malzemeyle kazımak.

Kısaca toparlarsak, parafin kullanımında dikkatli olmakta fayda var. Tarladan soframıza gelen yiyecekleri, işlemden geçirilme ihtimaline karşılık, bol sirkeli sularda temizlemeliyiz. Kozmetik kullanımında mutlaka içerik kontrolü yapmalıyız. Uzmanların yaptığı açıklamaları; parafinin insan sağlığına yaptığı olumsuz etkileri unutmadan, avantajlar ve dezavantajları hesaplayarak parafinli ürünleri limitli bir şekilde kullanabiliriz. En azından gıdaları saklamak için kullandığımız kutulardan gelebilecek zararlar hakkında bilim bizi aydınlatana kadar.

,

Bu yazıyla ilgili henüz yorum yapılmamış.

Bir cevap yazın