Stres Beyni Nasıl Etkiler?

Stres Beyni Nasıl Etkiler?

Günümüzde stres, çeşitli hastalıkların oluşmasında, tedavi sürelerinin uzamasında, kişinin kendini ruhsal olarak yorgun hissetmesinde ve sosyal ilişkilerin gerilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Stres aslında vücudun tehlikeye karşı verdiği kimyasal reaksiyonların toplamıdır. Vücut, tehlike hissettiğinde kan şekerini yükseltir ve bazı hormonlar salgılayarak kendini tehlikelere karşı savunmak için hazır hale getirir. Bu tehlikenin fiziksel olması şart değildir, kişinin hayal ettiği, var olmayan tehlikelerde aynı kimyasal reaksiyonlara neden olabilir. Stres beyni nasıl etkiler sorusunun kısa cevabı; olumlu düşünce döngüsü bozar, sorunları çözme yeteneğini zayıflatır ve beyin hücresi sayısının azalmasına neden olur.

Stresin Beyin Üzerinde Etkileri

2012 yılında Yale Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre kronik stres beyin hacminin azalmasına yol açıyor. Yani uzun süreli, yüksek oranda strese maruz kalan kişilerin beyinlerinde küçülme görülüyor. Bunun sonucunda da bilişsel yetenek zayıflıyor ve olaylar karşısında verilen tepkiler normalin dışına çıkarak sertleşiyor.

Aynı araştırmada stresin beyinde yarattığı bu olumsuz etkilerin kalıcı olmadığı, stres düzeyinin azaltılmasıyla birlikte beynin normal hacmine ve bilişsel yeteneğin stres öncesi döneme geri döndüğü belirtilmiş.

Stres Beyin Hücrelerini Öldürüyor

Aşırı ve uzun süreli stres, beynin özellikle hafıza ve öğrenme bölgelerini olumsuz yönde etkileyerek buradaki aktif hücre sayısının azalmasına yol açabilir. Beyin strese maruz kaldığında vücut enerjiyi ve konsantrasyonu arttırmak için adrenalin salgılar. Bir kaç dakika içinde adrenalin beyni terk eder.

Stres uzun süreli olursa adrenalinden daha etkili olan steroid hormonlar (kortizol gibi) salgılanmaya başlar. Bu hormonların beyni terk etme süresi adrenalinden daha uzundur ve bu dönemde kişinin bilişsel kabiliyeti azalır ve olaylara normal tepki verme yeteneğinde zayıflama görülür. Kronik stres bu hormon dengesinin bozulmasına ve normalden daha fazla sayıda beyin hücresi ölümüne neden olur. Bunun sonucu olarak kişide kavrama sorunları ve hafıza zayıflığı görülür.

Stres Anlama ve İfade Etme Yeteneğini Zayıflatıyor

Kronik stres beyinde bulunan ve sinirler arası iletişimi sağlayan nörotransmitterlerin sayısını azaltarak kişinin anlama ve kendini ifade etme yeteneğini olumsuz yönde etkiler. Sinirler arası iletişim yavaşladığında konsantrasyon azalır, kısa dönemli hafızada zayıflama görülür, düşünce döngüsü bozulur.

Stres nedeniyle beyindeki kimyasalların dengesinin bozulması;

  • Depresyon
  • Uyku bozuklukları
  • Konsantrasyon bozuklukları
  • Takıntılı düşünceler
  • Dalgınlık
  • Karar verme yeteneğinin zayıflaması
  • Obsesif kompulsif davranışlar
  • Aşırı endişe ve suçluluk duygusuna yol açabilir.

Stresin Vücutta Yarattığı Kimyasal Reaksiyonlar

Stres anında salgılanan adrenalin ve hormonlar kişinin fiziksel ve ruhsal halini değiştirir. Bize atalarımızdan kalan bu özellik belki binlerce yıl önce hayatta kalmamıza yardımcı oluyordu ve bizi tehlikeli hayvanlardan etkin bir biçimde koruyordu. Ancak günümüzde bu kimyasal reaksiyonlar kişiyi gereksiz, kontrolsüz davranışlara yöneltebiliyor ve sağlığını olumsuz yönde etkiliyor.

Stresliyken vücudumuz anlık enerji ve dayanıklılık sağlamak için beyne sinyal göndererek kandaki yağ asidi ve glikoz seviyesini yükseltir.

  • Tehlikelere karşı duyuları hassaslaştırır.
  • Acı eşiğini yükseltir.
  • Bağışıklık, büyüme ve üreme gibi gereksiz gördüğü fonksiyonları kapatır.
  • Cilt hücrelerine olan kan akışını yavaşlatır.

Sonuç olarak; uzmanlar kısa süreli stresin insanlar için bazı faydaları olduğu konusunda birleşiyor ancak kronik stresin kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere pek çok ciddi sağlık sorununun tetikleyicisi olarak görülmesi gerektiğinin altını çiziyorlar. Stresi kontrol altında tutabilmenin olumlu düşünce yapısını geliştirdiği, beynin sorunları kavrama ve çözme kabiliyetimi arttırdığı, kişinin sosyal olarak geliştiği ve hastalanma riskini azalttığı bir gerçek.

Kaynaklar

, ,

Bu yazıyla ilgili henüz yorum yapılmamış.

Bir cevap yazın