Tansiyon Nasıl Yükselir?

Tansiyon Nasıl Yükselir?

Düşük tansiyon bazı kişilerde hiçbir belirtiye yol açmazken genellikle baş dönmesi, yorgunluk, halsizlik gibi belirtilerle birlikte görülür. Tansiyonu 90 sistolik (üst sınır) – 60 diyastolik (alt sınır) altında olan kişilerde bu belirtiler yaşanabilir. Düşük tansiyondan şikayetçiyseniz bazı doğal yöntemleri kullanarak tansiyonunuzu yükseltebilirsiniz. Yeterli miktarda su tüketmek, düzenli egzersiz ve stresi azaltacak aktiviteler basit ancak düşük tansiyonu yükseltecek çözümler arasında yer alır.

Uzanmak: Ani bir tansiyon düşmesinde yapmanız gereken ilk şey uzanmak ve ayaklarınızın altına yastık koyarak başınızdan daha yukarda tutmaktır. Bu şekilde kalbe doğru olan kan basıncı yükselir. Bu kadar etkili olmamakla birlikte ayaktayken bacaklarınızı çapraz konuma getirmek de kan basıncını yükseltebilir.

Su: Gün boyu 8-10 bardak arası su içmek kan basıncını dengelemek için oldukça önemlidir. Vücutta sirkülasyonda olan sıvı azlığı kan basıncını düşürür ve mide bulantısı, kusma, aşırı terleme ve ishal gibi belirtiler yaşamanıza neden olabilir. Ayrıca spor aktivitelerinden sonra kaybedilen suyu vakit kaybetmeden yerine koymalısınız.

Nörokardiyojenik Senkop: Nötr aracılı hipotansiyon da denilen rahatsızlık beyne kan akışı ile ilgili yanlış sinyallerin gitmesine ve kan basıncının düşmesine neden olur. Bu rahatsızlık teşhisi konmuş hastalar gün içinde daha fazla tuz tüketerek tansiyon değerlerini normal aralığa yaklaştırabilir.

Egzersiz: Düzenli egzersiz kan basıncını yükseltmek için yapabileceğiniz en kolay yöntemlerden biri. Üstelik stresi egzersiz ile azaltarak çifte yarar sağlayabilirsiniz. Stres damarları genişleterek kan basıncının düşmesine neden olur.

İlaçlar: Yüksek tansiyon ilacı kullanan bazı kişiler yemeklerden sonra kan basıncının aniden düşmesi ile karşı karşıya kalabilir. Böyle durumları engellemek için doktorunuzdan ilaç dozajını ayarlamasını isteyebilirsiniz.

Tuz: Normalden daha fazla tuz tüketmek vücudun tuttuğu su oranını ve dolayısıyla kan hacmini arttırarak kan basıncını yükseltebilir. Ancak fazla sodyum alımının diğer organlara (böbrek, kalp gibi) yan etkisi olabileceği için tuz yönünden zengin beslenme hakkında doktorunuza danışmanız en sağlıklı yol olacaktır.

Bitkiler: Bazı bitkilerin kan basıncını arttırdığı biliniyor. Örneğin yüksük otu kalbin kan pompalamasını arttıran bir kardiyak uyarıcı olarak kullanılıyor. Daha fazla kan pompalayan kalp damarlardaki kan basıncının yükselmesine yardımcı olur. Yüksük otu ve benzeri bitkilerden yardım almaya başlamadan önce dozaj ve yan etkileri hakkında bir uzmandan bilgi alın.

B12 Vitamini: B12 vitaminin düşük tansiyon üzerindeki etkisi tam olarak bilinmemekle birlikte eksikliğinin baş dönmesi, anemi, halsizlik, iştah ve kilo kaybına yol açtığı biliniyor. Bu nedenle bazı hipotansiyon vakalarında B12 vitamini takviyesi kullanılmaktadır.

C Vitamini: Gevşek damar çeperleri nedeniyle yaşanan düşük tansiyon, C vitamini takviyesi ile kan damarları duvarlarının daha güçlenmesini sağlayarak normal seviyelere çekilebilir. C vitamini ayrıca genel kalp sağlığı açısından da oldukça faydalıdır.

E Vitamini: E vitamini kan basıncını yükseltilmesi üzerinde direk etki sağlamazken genel kalp ve damar sağlığı açısından gerekli bir vitamindir. Düzgün çalışan kalp tansiyonun normal değerlerinde olmasına yardımcı olacaktır.

Düşük tansiyon ya da diğer adıyla hipotansiyon, genelde bir sağlık sorunu olarak kabul edilmez ancak bayılma veya baş dönmesi gibi belirtilere neden olabilir. Kronik hipotansiyon kan kaybı, çeşitli ilaçlar veya hastalıklar neticesinde oluşabilmektedir. Sağlıklı kişilerin yaşadığı düşük tansiyon için genellikle bir ilaçla tedavi yerine beslenme ve yaşam tarzında bazı değişiklikler önerilir. Kendiniz tansiyonu yükseltmek için bir yöntem denemeye karar verdiğinizde doktorunuza danışmak, yöntemin sizin sağlık durumunuz açısından uygun olup olmadığını en iyi şekilde öğrenmek adına daha doğru olacaktır.

Tansiyon Neden Yükselir?

Pek çok insan için yüksek tansiyonun belli bir sebebi olmayabilir. Ancak bazı durumlar ve davranışlar, yüksek tansiyon rahatsızlığı riskini arttırmaktadırlar. Bunlardan kontrol edilebilir olanlar:

  • Çok fazla tuz tüketmek
  • Yeteri kadar hareket etmemek, egzersiz veya spor yapmamak
  • Fazla kilolara sahip olmak
  • Fazla alkol tüketmek
  • Yeteri kadar sebze ve meyve yememek
  • Sigara İçmek
  • Stres
  •  Kahve gibi kafein içeren içecekleri çokça tüketmek

Yukarıdaki sebepler yüksek tansiyonun daha kontrol edilebilir sebepleridir. Yani bu sebepleri tespit edip tansiyonunuzun yükselmesine engel olabilirsiniz. Ancak bir de sizin elinizde olmayan bazı nedenler tansiyonunuzun yükselmesinin nedeni olabilir. Bunlar:

  • Yaş: İnsanlar yaşlandıkça yüksek tansiyon rahatsızlığına sahip olma riskleri artar.
  • Etnik Orijin: Afrikalı ve Karayipli insanlarda yüksek tansiyon rahatsızlığı daha çok görülmektedir.
  • Aile Geçmişi: Eğer aile büyüklerinizde yüksek tansiyon görülmüşse veya görülmekteyse, sizin de yüksek tansiyon rahatsızlığına sahip olma ihtimaliniz yüksektir.

Yukarıda tansiyonun yükselmesine neden olabilecek kontrol edilebilen ve kontrol edilemeyen sebepleri sıraladık. Burada bir üçüncü grup olarak başka bir rahatsızlıktan kaynaklı tansiyon yükselmelerden de bahsetmek yararlı olacaktır. Aşağıdaki rahatsızlıklar yüksek tansiyonunuzun arkasında yatan neden olabilirler:

  • Böbrek problemleri
  • Böbrek üstü bezi tümörleri
  • Tiroit problemleri
  • Doğuştan gelen ve kan damarları ile ilgili olan bazı bozukluklar
  • Doğum kontrol hapları, bazı soğuk algınlığı ilaçları, konjesyon azaltıcılar, bazı ağrı kesiciler
  • Kokain ve ya amfetamin gibi bazı uyuşturucular
  • Kronik alkol bağımlılığı
  • Uyku apnesi
  • Bazı kadınlar için hormonal tedavilerde kullanılan ilaçlar
  • Bazı astım ilaçları (kortikosteroidler)

Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) Nedir?

Yüksek kan basıncı, koroner kalp rahatsızlığı, kalp yetmezliği, felçlik ve böbrek yetmezliği gibi pek çok sağlık problemine sebep olabilecek bir rahatsızlıktır.

Kan basıncı, kalbin kan pompalaması neticesinde kanın atardamar duvarına yaptığı baskıdır. Eğer bu basınç olması gerektiğinden yüksek olursa ve zamanla yüksek kalırsa, pek çok yönden vücudu zayıflatabilir.

Amerika’da her üç yetişkinden birinde yüksek tansiyon rahatsızlığı vardır. Ancak çoğu zaman rahatsızlığa sahip birey belirtileri göstermez. Yıllarca yüksek tansiyon rahatsızlığınızı bilmeden yaşayabilirsiniz. Bu süre zarfında yüksek tansiyon kalbinize, kan damarlarınıza, böbreklerinize ve diğer başka yönlerden vücudunuza zarar verebilir.

Kendinizi iyi hissediyor olsanız bile tansiyonunuzu bilmenizde fayda vardır. Eğer tansiyonunuz normalse, bu durumun korunması için, eğer tansiyonunuz yüksekse, tansiyonunuzu düşürmek için önlemler almanız gerekmektedir.

Tansiyonunuzun Kaç Olduğu Ne İfade Eder?

Kan basıncınız, sistolik kani büyük tansiyon ve diyastolik yani küçük tansiyon olmak üzere iki veriyle ölçülür. Büyük tansiyon, kalp kasıldığında, yani kanı pompaladığında damarda yaptığı basınçtır. Küçük tansiyon ise kalp gevşediğinde, yani iki kalp atışı arasındaki zamandaki kan basıncıdır.

Tansiyon ölçerken kullanılan basınç birimi milimetre cıvadır (mmHg).

Büyük tansiyonun en çok 120 mmHg küçük tansiyonun ise en çok 80 mmHg olması normal olarak kabul edilmektedir.

Bununla beraber büyük tansiyonun 120 ila 140 mmHg arasında olması, küçük tansiyonun da 80 ila 90 mmHg arasında olması, hipertansiyon başlangıcı olarak kabul edilmektedir.

Eğer büyük tansiyonunuz 140 ila 160 mmHg arasında ise ve küçük tansiyonunuz 90 ila 100 mmHg arasında ise, birinci derece yüksek tansiyonunuz var demektir.

Eğer büyük tansiyonunuz 160 mmHg’den büyükse ve küçük tansiyonunuz 100 mmHg’den büyükse, ikinci derece yüksek tansiyonunuz var demektir.

Bu değerler 18 yaşından büyük ve kısa dönemli ciddi rahatsızlıkları olmayan bireyler için geçerlidir.

Kan basıncının değerleri gün boyunca sabit kalmaz. Tansiyonumuz uyurken düşer, uyanınca yükselir. Kan basıncı aynı zamanda heyecanlandığımızda, korktuğumuzda, endişelendiğimizde ve hareket halinde olduğumuzda artar. Eğer tansiyonunuz çoğu zaman normalin üzerindeyse, risk grubundasınız demektir. Hipertansiyon başlangıcı olarak kabul edilen aralık, önlem alınmazsa yüksek tansiyon rahatsızlığına çevirebilecek olan bir değerdir.

Yüksek tansiyonun belirtileri nelerdir?

Yüksek tansiyonun belirgin bir belirtisi yoktur. Nadiren baş ağrısı, baş dönmesi veya burun kanaması görülebilir. Ancak çoğu zaman yüksek tansiyon, hayatı tehdit eden ciddi düzeylere gelene kadar anlaşılmaz. Uzun yıllardır yüksek tansiyon hastası olduğunuz fark etmemiş olabilirsiniz. Bazı insanlar, felçlik geçirdiklerinde, böbrek yetmezliği ve koroner kalp yetmezliği gibi rahatsızlıklar görüldüğünde ancak yüksek tansiyon rahatsızlıklarının olduğunu anlamışlardır.

Yüksek Tansiyon Nelere Sebep Olabilir?

  • Kalp büyür veya güçsüzleşir. Bu da kalp yetmezliğine sebep olabilir. Kalp yetmezliği kalbin, vücudun ihtiyacı olan kanı pompalayamaması demektir.
  • Kan damarlarında anevrizma oluşması. Anevrizma atardamarlarda oluşan olağan dışı şişliklerdir. Anevrizma genelde kalpten vücuda kan taşıyan ana atardamarda, beyin, bacak, bağırsak ve damar arterlerinde görülür.
  • Böbreklerdeki kan damarlarının daralması. Bu böbrek yetmezliğine sebep olabilir.
  • Vücuda giden atardamarların daralması. Bu nedenle vücuda, özellikle de kalbe, beyne, böbreklere ve bacaklara yeteri kadar kan gitmez. Bu rahatsızlık felçlik, kalp yetmezliği, kalp krizi, böbrek yetmezliği ve bacağın bir kısmını kesilmesi gibi durumlara sebep olabilir.
  • Gözdeki kan damarlarının çatlayıp kanamalarına sebep olabilir. BU da görme bozukluklarına ve körlüğe sebep olabilir.

Yüksek Tansiyondan Nasıl Korunabilirsiniz?

Yaşam tarzınızı değiştirmek sizlere yüksek tansiyondan korunmanızda çok yardımcı olabilir. Yüksek tansiyon nedeni ile bir ilaç kullanıyor olsanız bile aşağıdaki gibi bir hayat tarzını benimsemeniz faydalı olacaktır.

  • Sağlıklı yiyecekler ile beslenmek: Doymuş yağların tüketimini olabildiğince azaltın. Süt ürünlerinde düşük yağlı ürünleri tercih edin. Bol taze sebze ve meyve tüketin. Tam tahıl ekmeklerini tercih edin. Potasyum içerikli gıdalar tüketin, potasyum yüksek tansiyonu engellemenizde sizlere yardımcı olacaktır.
  • Yiyeceklerinizdeki tuz miktarını azaltın. Diyabet hastaları, hipertansiyon hastaları, 51 yaşının üzerindekiler, kronik böbrek hastalarının özellikle çok tuzlu yiyecekler tüketmemeleri gerekmektedir. Sadece yemeklere atılan tuzun azaltılmasına değil aynı zamanda konserve gıdalar ve dondurulmuş ürünler gibi çokça tuz barındıran ürünlerin de az tüketilmesi gerekir.
  • Kilonuzu koruyun: Eğer fazla kilolarınız varsa, bunlardan kurtulmak yüksek tansiyon probleminizi çözmede sizlere yardımcı olacaktır. Vereceğiniz birkaç kilonun dahi faydasını görebilirsiniz.
  • Fiziksel aktiviteler yapın: Bu hem kilonuzu korumakta faydalı olacaktır, hem de tansiyonunuzun yükselmesini engelleyecektir. Günde en az yarım saat fiziksel aktiviteler yapmalısınız.
  • Alkol kullanımını azaltın: Alkol tansiyonu yükseltici bir etkiye sahiptir. 65 yaşın üzerindeki erkekler ve her yaştan kadınlar günde bir ölçü, 65 yaşın altındaki erkekler için günde iki ölçüden fazla alkol zararlıdır.
  • Sigara içmeyin: Sigara kan damarlarınızı tahrip eder ve kan damarlarınızı sertleştirir.
  • Stresten olabildiğince uzak durun.
  • Düzenli ve yeterli kadar uyumaya özen gösterin.
  • Kan basıncınızı evde devamlı kontrol edin ve ölçün. Eğer kan basıncınızın ne zaman normal ne zaman yüksek olduğunu bilirseniz, doktorunuza da az görünmek zorunda kalırsınız.
  • Bazen rahatlama, derin nefes alma gibi aktiviteler de yüksek tansiyonu engellemenizde yardımcı olabilmektedir.

İlgili bir diğer içerik: Tansiyon Neden Düşer?

Tansiyon Nasıl Yükselir? İçin 1 Yorum Yapılmış

  1. Yasin 03 Ocak 2016 #

    Teşekkürler kafamdaki düşüncelere cevap oldunuz

Yasin için bir cevap yazın İptal etmek için buraya tıklayın.