Deniz Tuzu ve Kaya Tuzu Arasındaki Fark

Deniz Tuzu ve Kaya Tuzu Arasındaki Fark

İyot bakımından zengin olan tuz çinko, bakır, kalsiyum ve potasyum gibi birçok temel besin değerini içermektedir. Yediğimiz yemeklere lezzetini veren tuz fazla tüketildiğinde ise kalp hastalıklarına, yüksek tansiyona ve böbrek hastalıklarına neden olabilir. Deniz tuzu ve kaya tuzu arasındaki temel fark; deniz tuzunun deniz suyunun buharlaşması ile kaya tuzu ise yeraltı kaynaklarından elde edilmesidir. İki tuz türü de yaklaşık %99 oranında sodyum klorür içerir.

Her iki tuz da yemek yapımında kullanılabilir ancak güzellik ürünlerinde daha çok deniz tuzu tercih edilmektedir. Bunun nedeni ise deniz tuzunun mineral bakımından daha zengin olması ve cilt görünümünü geliştirmesidir.

Deniz tuzu ve kaya tuzu arasındaki bir diğer fark ise bu tuzların renkleridir. Kaya tuzunun rengi grimsi beyazken deniz tuzu daha beyazdır. Tabii kaya tuzu soframıza gelene kadar rafine iyonize edildiği için rengi bembeyaz görünebilir. Deniz tuzu ise tüketiciye sunulmadan önce daha az işlemden geçtiği için kaya tuzuna göre daha sağlıklı olarak kabul edilmektedir. Son olarak; kaya tuzu çok küçük kristaller halinde bulunurken deniz tuzu daha büyük parçacıklar halinde bulunabilir.

Deniz ve Kaya Tuzlarının Farkları

Deniz ve kaya tuzları arasında ciddi bir fark bulunmuyor. Kimyasal yapıları bakımından benzer olan bu iki tuz türü, büyük oranda sodyum klorür içerir. Aralarındaki farklar, tabi tutuldukları işlemler ve bu işlemlerin sonrası yapılarındaki değişikliklerden kaynaklanıyor. Ayrıca kullanıldıkları alanlar da farklı olabiliyor.

Deniz tuzu ve kaya tuzu arasındaki farkları şöyle sıralayabiliriz;

  • Deniz tuzu, deniz suyunun buharlaşması sonucu; kaya tuzu ise yeraltı kaynaklarından “halit” olarak bilinen mineral formunda elde edilir.
  • Kaya tuzu, yer altı kaynaklarında küçük ve büyük kristaller halinde yer alır; deniz tuzu ise daha küçük parçacıklar şeklinde bulunur.
  • İki çeşit tuzun kimyasal yapılarında herhangi bir fark yoktur; tatları ve dokuları farklıdır.
  • Yemeklerde daha çok kaya tuzu kullanılır, yani sofra tuzu kaya tuzudur; deniz tuzu güzellik ve bakım ürünleri gibi çok farklı alanlarda tercih edilir.
  • Deniz tuzunun, kaya tuzundan daha lezzetli olduğu kabul edilir. Bunun yanından kaya tuzunun aroması, deniz tuzunun hafif lezzetinden daha güçlüdür.
  • Deniz tuzunun dokusu kristallidir, ince veya kaba formda olabilir; kaya tuzu büyük ve küçük düzgün olmayan kristaller halinde daha kirli ve grimsi renklidir.
  • Deniz tuzu, kaya tuzuna oranla daha beyazdır. Kaya tuzu, grimsi beyazdır; ancak kaya tuzu rafine iyonize işlemleri sırasında saf beyaz halini alır.
  • Deniz tuzu, kaya tuzuna oranla daha az işleme tabi tutulur. Bu sebeple daha sağlıklı olduğu kabul edilir.
  • Deniz ve kaya tuzları temelde sodyum ve klorür içerir. Ancak deniz tuzunun daha doğal ve sağlıklı olduğu kanısı hâkimdir.
  • Kaya tuzundan farklı olarak rafine edilmemiş olan deniz tuzu, zengin mineral içeriğini kaybetmediği için tercih sebebidir.
  • Deniz tuzu gıdalarda, SPA bakımlarında ve pedikürlerde, et ve deniz ürünlerinin korunmasında yaygın olarak kullanılır; kaya tuzu büyük miktarda tuz ihtiyacı olan alanlarda ve gıdalarda tercih edilir.
  • Her iki tuz da sofra tuzu olarak kullanılabilir. Bunun için rafinasyon işlemi uygulanması gerekir. Bu işlem sırasında iyot eklenirse “iyotlu sofra tuzu” elde edilmiş olur.
  • Deniz tuzu ince taneler veya büyük kristaller şeklinde bulunur; kaya tuzu büyük bir kristal tuzudur.
  • Daha az kirli olan deniz tuzunu elde etmek için saf su ile filtrasyon yöntemleri yeterlidir, kaya tuzu daha kirlidir ve daha kapsamlı rafinasyon işlemi uygulanır.
  • Deniz tuzu genellikle genel amaçlı tuz olarak kullanılır; kaya tuzu büyük miktarda tuz gerektiğinde tercih edilir.
  • Deniz tuzu genellikle Akdeniz’den elde edilir; kaya tuzu birçok ülkede üretilebilir.

Önemli not: İngiltere’de bulunan “Which” ve “Consensus Action” adlı tüketici örgütleri, kaya tuzu ve deniz tuzunun da aralarında bulunduğu tuz türlerini “sofra tuzu” olarak bilinen rafine tuzlarla karşılaştırdı. Sofra tuzundan daha pahalı satılan diğer tuzların kimyasal içeriklerinin farklı olmadığını belirleyen örgütler, kaya ve deniz tuzu üreticilerinin tepkisini çekti.

İngiliz tüketici örgütlerinin 2011 yılında yaptığı araştırmaya göre, deniz ve kaya tuzları yaklaşık yüzde 100 oranında sodyum klorid içeriyor. Buna göre, her iki tuz türünün de eşit oranda faydası ve zararı bulunuyor. Bu araştırma sonuçları, tuz üreticilerinin tepkisinin dışında beslenme uzmanları arasında da tartışmaya yol açtı.

Bazı uzmanlar da, televizyonlarda kaya ve deniz tuzlarının daha doğal ve sağlıklı olduğunu söyleyen besleme uzmanlarının halkı yanılttığını ileri sürüyor. Araştırmaya katılanların üçte biri deniz tuzunun sofra tuzundan daha faydalı olduğuna inandığını söylemiş!

Kaya Tuzu Nedir?

Yer altı tuz kaynaklarından elde edilen kaya tuzu, soygazlar hariç doğada bulunan 84 mineralin hemen hemen tamamını içerir. Bu minerallerin çoğu eser miktarda kaya tuzunda mevcuttur. Özellikle demir, kalsiyum ve magnezyum bakımından zengindir.

Sodyum klorürün mineral formu olan kaya tuzu, izometrik kristalleri oluşturur. İçeriğindeki mineraller renksiz ve sarıdır; ancak yabancı maddelerin miktarına göre pembe, açık ve koyu mavi formları oluşabilmektedir.

Kaya tuzları ile ilgili şu bilgileri paylaşabiliriz;

  • Sofra tuzu, kaya tuzunun kimyasal işlemlerden geçirilerek iyot eklenmiş eya eklenmemiş formudur.
  • Kaya tuzu yüzde 95 oranın sodyum klorür içerir; yüzde 5’lik kısım da diğer minerallerden oluşur.
  • Kimyasal işlemlerden geçirilen kaya tuzlarında ağırlıklı olarak ölmüş mineraller kalır.
  • Kaya tuzlarının radyasyon yayan cihazların ve maddelerin zararlı etkilerini absorbe edici özelliği olduğu belirtiliyor. Ancak bu konu teyide muhtaçtır.
  • “Tuz lambaları” olarak piyasada satılan kaya tuzları, odalarda hem dekoratif hem de sağlık amacıyla kullanılmaktadır.
  • Rafine edilmemiş kaya tuzlarının vücutta birçok faydalı etkisi vardır.
  • Kaya tuzu yer alan tuz odaları veya tuz mağaraları, astım ve bronşit gibi solunum ve akciğer hastalıklarına karşı tavsiye edilmektedir.
  • Turizm sektörüne yaygınlaşmaya başlayan “mağara otel” konsepti, kaya tuzlarıyla tasarlanmaktadır.
  • Sayısız faydası bulunduğu belirtilen Himalaya tuzu, bir kaya tuzu çeşididir.
  • Pembe ve beyaz kaya tuzları arasında sağlığa etkileri bakımından ciddi bir fark bulunmuyor.
  • Pembe kaya tuzları, daha fazla demir oksit içerdiği için pembedir; daha az bulunur ve daha pahalıdır.

Deniz Tuzu Nedir?

Deniz tuzu mineral bakımından oldukça zengindir. Bu sebeple güzellik ve cilt bakım ürünlerinde yaygın olarak deniz tuzu kullanılır. İçeriğindeki mineraller lezzetini ve rengini verir.

Deniz tuzları ile ilgili şu bilgileri paylaşabiliriz;

  • Günlük hayatta yaygın olarak kullanılan deniz tuzları, rafine edilmiş tuzlardır.
  • İşlemden geçirilmemiş deniz tuzu, çok sayıda mineral içerir. Başlıca sodyum, klorür, kalsiyum, magnezyum ve potasyum bakımından zengindir.
  • Doğal deniz tuzunda yaklaşık 90 farklı mineral bulunmaktadır.
  • Organik deniz tuzları, yaklaşık 2 bin yıl önce Fransız tuz işçilerinin kullandığı yöntemle elde edilir.
  • Doğal deniz tuzu taranarak toplanır, ardından kuruması için güneşe bırakılır.
  • Deniz tuzunda bulunan mineraller nemi tutar, renkleri gridir.
  • Tansiyonu düşürücü özelliği olan doğal deniz tuzu, vücutta su kaybını önlemesi özelliği ile de bilinir.
  • Deniz tuzu karaciğer, böbrekler ve böbreküstü bezlerinin daha etkin çalışmasını sağlar.
  • Turşu ve salamura gibi yiyecek uygulamalarında yaygın olarak deniz tuzu kullanılır.
  • Deniz tuzu rafine edilirse sofra tuzu elde edilir ve bu tuz yüzde 40 sodyum, yüzde 60 klorürden oluşur.
  • Deniz sularının yüzde 3,1 ila yüzde 3,8’lik oranı tuzludur. Kızıldeniz, en tuzlu açık denizdir. Lut Gölü ise, en tuzlu kapalı denizdir.

Bunları da Bilmelisiniz!

  • Seksenden fazla mineral ve element içeren tuzlar rafine işlemleri sırasında bunların büyük bir bölümünü kaybeder.
  • Rafinasyon işlemleri sırasında tuzlara bazı katkı maddeleri de katılmaktadır.
  • Tuzların topaklaşmasını önlemek için “potasyum ferrosiyanür” ve türevleri gibi katkı maddeleri eklenir.
  • Sodyum, çinko, bakır, kalsiyum ve potasyum gibi insan sağlığı için ihtiyaç duyulan besin değeri yüksek mineraller içerir.
  • Tuzların rafine işlemlerinde yüksek sıcaklıklarda temizlenmesi amaçlanır.
  • Rafine edilmeden yıkanma işlemi uygulanan tuzlar, sadece öğütülerek sofralara gelir.
  • Rafine tuzların yüzde 97’si sodyum klorür, yüzde 2,5’i iyot, yüzde 0,5’i de nem soğurucu çeşitli kimyasallar içerir.
  • Vücut tuz üretmez; bu sebeple vücudun ihtiyacı olan tuz besinlerden ve doğrudan tüketim ile alınabilir.
  • Vücut rafine edilmiş tuzları nasıl kullanacağını bilemez. Bu yüzden doğal dengesi bozulabilir.
  • Fazla rafine tuz tüketimi kalp, kemik, kas ve böbrek rahatsızlıklarına yol açabilir.
  • Kaya tuzu ve deniz tuzu pazarlayanlar arasında ciddi bir rekabet vardır. Her iki grup, diğer ürünün zararlarından bahsederek, kendi ürününün faydalarını ön plana çıkarmaya çalışmaktadır.
  • Bazı beslenme uzmanları, güvenilir bir marka olduğu sürece rafine tuzları tüketmenin zararlı olmadığını savunuyor.
  • Uzmanlar, günde bir çay kaşığından fazla tuz tüketilmemesi gerektiğini belirtiyor.
  • Dayanıklı turşularda genellikle deniz tuzu tercih edilir. Bunun sebebi, sofra tuzunun turşu malzemelerini çabuk bozması ve eritmesidir.
  • Tuz yatakları bakımından zengin olan Türkiye’de deniz, göl ve kaya tuzları üretilmektedir.
  • 2013 yılında Nevşehir’de bulunan 1 milyar tonluk kaya tuzu rezervi, Türkiye’nin 10 asırlık tuz ihtiyacını karşılayabilecek miktardadır.

,

Deniz Tuzu ve Kaya Tuzu Arasındaki Fark İçin 1 Yorum Yapılmış

  1. Emil 03 Aralık 2018 #

    Benim anlamadığım marketlerde satılan kaya tuzu ve deniz tuzuna bakıyorum, içerikleri aynı ama deniz tuzu 3 katı daha pahalı. Genellikle kaya tuzu daha çok satılıyor bu kadar fark olması beni düşündürüyor.

Emil için bir cevap yazın İptal etmek için buraya tıklayın.