Diş Kırılması Tedavisi

Diş Kırılması Tedavisi

Yumuşak bir yemeği çiğnerken ağzınızda bir anda çok sert bir şey hissettiğiniz oldu mu? Ya da yüzünüze beklenmedik bir darbe aldınız ve bir dişiniz sallanmaya başlayıp elinizde kaldı mı? Kulağa korkutucu gelebilir ama diş kırılması son derece yaygın bir durumdur.

Düşmek, yüze sert bir darbe almak, sert bir cismi çiğnemeye çalışmak… Bunların hepsi dişlerin kırılmasına ya da ufak bir parçanın kopmasına sebep olabilir. Özellikle de çürümüş dişlerin kırılma riski yüksektir. Fakat paniğe kapılmaya gerek yok; tek yapmanız gereken, fazla vakit geçirmeden dişçiye gitmek. Dişçiniz kırılan dişin durumuna göre uygun bir tedavi ile sorunu hızla giderecektir. İşte, diş kırılmasının sebepleri ve diş kırılması tedavisi için uygulanan farklı yöntemler…

Diş Kırılmasının Sebepleri

Diş minesinin vücuttaki en sert madde olmasına rağmen dişlerimiz çatlayabilir, parçalanabilir veya kırılabilir. Dişlerde bu tür sorunların yaşanmasının sebepleri genellikle şunlardır:

  • Yüz üzerine düşmek
  • Yüz veya ağız çevresinden darbe almak
  • Sert bir şeyi ısırmak
  • Dişi kırılma noktasına getirecek derecede zayıflatmış çürükler
  • Diş minesinin tamamını desteklemeyen, eskimiş ve büyük amalgam dolgular

Diş Kırılması Nasıl Anlaşılır?

Dişlerinizden biri kırıldığında hiç acı hissetmeyebilir, bu durumu sadece dilinizin keskin bir his alması sayesinde fark edebilirsiniz. Ciddi boyutta olmayan çatlaklar da genellikle acı vermez. Bununla birlikte tam tersi de söz konusu olabilir, dişin kırılması sırasında canlı dokunun açığa çıktığı veya sinirlerin zarar gördüğü bir senaryoda çok ağır bir acı ve sızı da ortaya çıkabilir. Diş kırılması, sıcak veya soğuk gıdalara temas sırasında hissedilen acı sayesinde de anlaşılabilir.

Dişçiye Gitmek Şart Mı?

Dişinizden sadece çok küçük bir parçanın bile kırılması halinde, ağrınız olsa da olmasa da, dişçiye görünmeniz tavsiye edilir. Kırığın dişin ‘öz’ diye bilinen ve canlı doku içeren merkezine ulaşıp ulaşmadığının, canlı dokunun kırılma sonrasında hava ile temas edip etmediğinin saptanması gerekir.

Bu muayenin sonucu, tedavinizin şeklini de belirleyecektir. Kırılan parça çok küçükse dişçiye gitmeyi bir süre erteleyebilirsiniz. Ancak canlı dokunun açığa çıktığı durumlarda derhal doktora görünmelisiniz. Ne kadar geç kalırsanız, doğal dişinizi kaybetme riskiniz de o kadar artar.

Dişçiye Gitmeden Önce Ne Yapmalıyım?

Dişçiye gidene kadar geçen süre içinde ağrıyı hafifletmek ve enfeksiyon riskini azaltmak için şu yöntemleri uygulamalısınız:

  • Ağzınızı ılık, tuzlu su ile çalkalayın.
  • Kanama halinde ilgili bölgeye yaklaşık 10 dakika boyunca temiz bir bez veya pamukla hafifçe baskı uygulayın. Kanama durmazsa, bir poşet çayı ilgili bölgeye bastırın.
  • Kırılan dişin hissedeceği şekilde, yanaklarınız veya dudaklarınız üzerinden buz kompresi uygulayın. Bu sayede şişkinlik ve ağrı azaltılabilir.
  • Ağrınız çoksa ağrı kesici için.
  • Dişinizin kopan parçasını temiz bir şekilde muhafaza edin, kökü ile birlikte çıkan bir dişi dişçiye ulaştırana dek dil altında veya süt içinde bekletin.

Diş Kırılması Nasıl Tedavi Edilir?

Diş kırılmasında, tedavinin şeklini kırılan parçanın büyüklüğü ve sinirlere ulaşıp ulaşmadığı belirleyecektir. Vakadan vakaya değişen tedavi yöntemleri şöyledir:

Küçük Bir Parçanın Kopması

Kırılan parçanın çok küçük olması ve canlı dokuyu içermemesi halinde, tedavi de kolay olacaktır. Kopan parça duruyorsa, yerine yapıştırılması mümkün olabilir. Parçanın kaybolması veya yapıştırılamaması durumunda, dişçiniz hem estetik görüntüyü düzeltmek hem de sorunun zamanla büyümemesi için beyaz renkli kompozit bir dolgu yapmayı önerecektir. Bu işlem, kırılan dişinizi tek seansta eski görünümüne kavuşturacaktır. Küçük diş kırıklarında bazen beyaz dolguya bile gerek kalmayabilir, kırılan bölgenin dilinizi rahatsız etmeyecek şekilde törpülenmesi sonrasında normal hayatınıza dönebilirsiniz.

Daha Büyük Kırılmalar

Kırılan parçanın daha büyük olması, canlı dokuyu içermesi ve dişin içindeki sinirleri ortaya çıkarması halinde, daha farklı bir tedavi uygulanır. Bu tür diş kırılmaları genellikle ağrı ve kanamaya yol açar. Bu vakalarda öncelikle açığa çıkan sinirin alınması için kanal tedavisi uygulanır. Ardından da, kırılan parçanın büyüklüğüne göre, dolgu ya da kaplama ile diş eski görünümüne ve işlevine kavuşturulur.

Dişin Kökü İle Birlikte Çıkması

Kulağa korkutucu gelmekle birlikte, kökü ile birlikte çıkan bir dişi yeterince hızlı şekilde dişçiye götürebilirseniz, kendi dişiniz yerine yerleştirilebilir. Böyle bir durumda kırılan dişin kökünü ellememeniz, dişe hiçbir temizlik malzemesi değdirmemeniz gerekir. Dişi dil altında tükürükle temas edecek şekilde veya süt içinde tutmaya çalışın; kurumasını engelleyin. Eğer yaklaşık bir saat içinde ve bu şekilde dişçiye ulaşabilirseniz, kendi dişinizin yerine yerleştirilmesi mümkündür. Dişçiniz, doğal dişinizi yerine oturtup çene kemiği ile doku bütünleşmesini sağlamaya çalışacaktır. Bu süreçte enfeksiyon riskini azaltmak için antibiyotik kullanmanız da gerekecektir.

Kökünden çıkan dişin dişçiye bu koşullarda yetiştirilememesi veya bu tedavinin uygulanamadığı durumlarda ise ilgili bölgeye önce geçici bir köprü yapılacaktır. Dişinizin kökünden çıktığı nokta belli bir zaman sonra kemikle dolduğunda, implant veya yine köprü seçenekleri değerlendirilecektir. Diş kaybı vakalarında, implant artık en yaygın ve en başarılı sonuç veren tedavi yöntemi olarak kabul edilir. İmplant yaptırmayı tercih etmeyen kişilere ise köprü ve protez içeren, kaybedilen dişin yerine muadilinin konduğu bir tedavi önerilir.

Çürük Nedeniyle Kırılma

Bazı vakalarda, çürümeye başlayan dişin zamanında tedavi edilmemesi ve çürüğün büyümesi, dişten bir parçanın kırılması veya dişin ufalanması ile sonuçlanabilir. Dişçiniz çürüğün boyutuna göre bir tedavi önerecektir. Çürük çok ilerlemiş ve kemiğe yaklaşmışsa, dişin çekilmesi ve ilerleyen süreçte implant yapılması gerekebilir. İşler bu safhaya gelmemişse, kanal tedavisi sonrasında kırılan dişin dolgu veya kaplama ile eski işlevine kavuşturulması da mümkün olabilir.

Dişin Çatlaması

Dişlerin çatlaması, kırılmadan son derece farklı bir durumdur. Dişin çatlaması, mine üzerinde genellikle dikine görülen, ilerleyen yaşla birlikte artabilen ve aşınma anlamına gelen çizgilerle karıştırılmamalıdır. Bununla birlikte, çatlama çok farklı seviyelerde ve şekillerde görülebilir; doğru ve vaktinde tedavi edilmezse diş kaybı ile sonuçlanabilir.

Çatlamış dişlerin teşhis edilmesi bazen beklendiği kadar kolay olmamakla birlikte, hastanın gözlemleri yol gösterici olacaktır. Yemekleri çiğnerken veya her soğuk-sıcak dengesi değiştiğinde hissedilen bir ağrı, dişte çatlak olduğuna işaret edebilir. Çatlamış diş tedavisinin geciktirilmemesi gerekir. Zira başlangıç aşamasında tespit edilen bir çatlak büyümeden kontrol altına alınabilir. Fakat önlem almakta gecikirseniz, çatlak her yemek yediğinizde uygulanan basınçla büyüyecek, sinirlere baskı yaparak ağrıya sebep olacak, enfeksiyon riski yaratacaktır.

Diş Kırılması Riski Nasıl Azaltılır?

Diş kırılması tedavisi günümüzde son derece olumlu sonuçlar verse de, kimse doğal dişlerini kaybetme ihtimaliyle karşılaşmak istemez. Diş kırılması ve çatlaması riskini azaltmak için şunları yapabilirsiniz:

  • Buz veya patlamamış mısır taneleri gibi sert cisimleri, kalemlerin arkalarını çiğnemeyin.
  • Şişe kapaklarını hiçbir zaman dişlerinizle açmaya çalışmayın.
  • Dişlerinizi sıkmayın, gıcırdatmayın.
  • Uyku sırasında dişlerinizi sıkıyorsanız, dişçinizle görüşerek dişlerinize zarar vermemek için önlem alın.
  • Sert sporlar yapıyorsanız veya düşme riski içeren bir işiniz varsa, kask takmaya özen gösterin.
  • Dişlerinizi her gün fırçalamanın ve kalsiyum takviyesi almanın onları güçlendirdiğini unutmayın.

,

Bu yazıyla ilgili henüz yorum yapılmamış.

Bir cevap yazın