Nisan ayı, doğanın uyandığı, çiçeklerin açtığı, havanın mis gibi olduğu, hayvanların bile adeta uykudan uyandığı, belki de en güzel aylardan birisidir. Hal böyle olunca da insan birkaç günlüğüne de olsa bir yerlere kaçmak, kısa bir tatil yapmak ister. Böylece baharı daha güzel ve enerji dolmuş olarak karşılar.
Peki, nisan ayında nerelere gidilebilir? Nereler normalden daha da güzel olur? Bahar ayları için ideal olabilecek birkaç tatil rotasından bahsedelim ve size de sadece bunlardan bir tanesini seçmek kalsın!
Faralya Köyü
İlk olarak birçok kişi tarafından bilinmeyen ve belki de bu yüzden hala bakir olan Faralya Köyü’nden başlayalım. Faralya Köyü Fethiye’ye 25 km, Ölüdeniz’e ise 15 km mesafede olan, mükemmel gün batımlarını izleyebileceğiniz, harika kahvaltılar edebileceğiniz, uzun ve keyifli yürüyüşler yapabileceğiniz muhteşem bir yer. İster temiz hava eşliğinde seçeceğiniz butik otellerden birinde tembellik yapabilir, kitabınızı okuyabilir, ister güneşlenip denize girebilir, isterseniz de Likya yolunda ya da Kelebekler Vadisi’nde uzun yürüyüşler yapabilirsiniz.
Faralya Köyü’ne gitmişken aşağıdakileri yapmadan dönmeyin deriz:
• Likya yolunda uzun yürüyüşler yapmalısınız.
• Ölüdeniz’den kalkan ve Mavi Mağara, Kelebekler Vadisi, Karacaören Koyu, St. Nicholas Adası, Soğuk Su ve Deve Plajı’na uğrayan yat turuna katılmalısınız.
• Eğer dalmayı seviyorsanız ve bu konuda uzmansanız tüplü dalış yapmalısınız.
• Macera seviyorsanız Babadağ’dan paraşütle atlayış yapmalısınız.
• Faralya’dan Kabak’a kadar yürümelisiniz.
• Köyden doğal ürünler satın almalısınız.
• Eğer şanslıysanız ve hava güzelse denize girmeli ve bol bol güneşlenmelisiniz.
• Terk edilmiş bir Yunan köyü olan Kayaköy’ü ziyaret etmelisiniz.
• Yogaya ilginiz varsa köydeki yoga otellerinden birindeki eğitime katılmalısınız.
• Jeep safariye katılmalısınız.
• Saklıkent’i ve Kelebekler Vadisi’ni görmelisiniz.
Şirince
Özellikle İzmir ve çevresinde yaşayanlar için kısa bir tatil kaçamağı olabilecek Şirince terk edilmiş bir Rum Köyü’dür. Çeşit çeşit meyve şaraplarıyla ve birbirinden güzel eski rum evleriyle size farklı bir deneyim yaşatacak olan Şirince’de huzurlu birkaç gün geçirebilirsiniz.
Şirince’ye gitmişken de aşağıdakileri yapmadan dönmemelisiniz:
• Kadınların yaptığı el işlerinden satın almalısınız.
• Taşlarla döşeli dar sokaklarında yürümelisiniz.
• Nefis gözlemelerinden tatmalısınız.
• Asırlık çınarların altında çayınızı yudumlamalısınız.
• Tepeye tırmanıp Şirince’yi kuş bakışı seyretmelisiniz.
• Eski kiliseyi ziyaret etmelisiniz.
• Meyve şaraplarından tatmalı ve beğendiklerinizi almalısınız.
• Şirince yakınlarında olan Efes Antik Kentini ve Meryem Ana Evini ziyaret etmelisiniz.
Safranbolu
Eğer hem kültür ve tarih dolu bir seyahate çıkmak, hem de baharı müjdeleyen yeşillikler arasında birkaç gün geçirmek isterseniz Safranbolu sizin için doğru bir tercih olacaktır. Bilindiği üzere Safranbolu Unesco’nun Dünya mirası listesine aldığı bir şehirdir ve bu sebeple de dünyanın birçok yerinden binlerce turist tarafından ziyaret edilmektedir.
Eğer tercihinizi Safranbolu’dan yana kullanacaksanız,
• Şehri tepeden seyredebileceğiniz Hıdırlık Tepesi’ne gitmeli ve manzara eşliğinde bir bardak safran çayı içmelisiniz. Bu arada safran çayının çok lezzetli olduğu söylenemez ve bu yüzden de balla servis edilmektedir. Ancak buralara kadar gelmişken de denemeden olmaz.
• Safranbolu merkeze yaklaşık 10 km uzaklıkta olan Yörük Köyü’nü gezmeli, köydeki teyzelerin sattığı kekik, tarhana, çörek otu gibi ürünlerden almalısınız. Teyzeler o kadar tatlı ki insan bir şeyler almadan edemiyor, hem de 1-2 TL gibi fiyatlara satıyorlar ellerindeki ürünlerin çoğunu.
• Hükümet Konağı’nı gezmelisiniz. Etkileyici bir mimariye sahip olan bu mekânda sergilenen günlük yaşama ait eski eşyaları, Safranbolu’nun eski resimlerini ve ticari hayatı anlatan maketleri görmelisiniz. Hükümet Konağı’na gelmişken görmeniz gereken bir diğer şey ise Saat Kulesi. Anadolu’nun ilk saat kulesi olan bu eser1797’de yaptırılmış ve saati de Londra’dan getirilmiş.
• Cinci Hanı, Kaymakamlar Evi’ni, Köprülü Mehmet Paşa Camii’ni, İncekaya Su Kemeri’ni, Tokatlı Kanyonu’nu görmelisiniz.
• Safranbolu’nun tarihi taş sokaklarında dolanmalı, birbirinden güzel kahvelerden birisinde kahve molası vermeli, safranlı lokumlarından satın almalı ve Safranbolu’ya has olan sıcacık simitlerden tatmalısınız.
• Safranbolu sonrası Amasra’ya da gitmeli ve bu sakin, huzurlu sahil kasabasını görmeden dönmemelisiniz.
Abant
Nisan aylarında gidilebilecek yerlerden birisi de Abant’tır. Hem Ankara hem de İstanbul’a yakınlığı ile bilinen Abant’ta uzun yürüyüşler yapabilir, gölün etrafında bisiklete binebilir, Abant yolu üzerinde yer alan mekânlarda sucuk mangal keyfi yapabilir, at binebilir, köy kahvaltısı edebilir, sadece Abant Gölü’ne has olan nilüfer çiçeklerinin açılışını seyredebilir, yaklaşık 40 dakikalık mesafede yer alan Mudurnu’yu ziyaret edebilir ya da Bolu şehir merkezinin yukarısında yer alan Gölcük’e gidebilirsiniz.
Tirilye
Nisan ayında doğanın muhteşem uyanışını izleyebileceğiniz yerlerden birisi de Tirilye. Bursa’nın Mudanya ilçesine bağlı olan Tirilye yemyeşil bahçeleri ve birbirinden güzel Rum evleri ile görmeniz gereken yerler arasında. Tirilye’ye geldiğinizde ise eski rum evlerini gezmeden, Tirilye Zeytinyağı’nın tadına bakmadan, sahil restaurantlarında balık yemeden, zeytin bahçeleri arasında uzun yürüyüşler yapmadan, muhteşem manzaraya sahip olan Çamlı Kahve’de çayınızı yudumlamadan, Taş Mektebi ve Aya Ani Manastırı’nı görmeden dönmemelisiniz.
Bahar Aylarında Gidilebilecek Diğer Yerler
• Ayvalık ve Cunda adası
• Assos, Küçükkuyu ve Altınoluk
• Bozcaada
• Antakya ve İskenderun
• Kapadokya
• Kaş-Kalkan
• Kıyıköy
• Anı Harabeleri
• Beypazarı
• Göynük ve Yedigöller
• Mardin-Midyat
• Datça
• İznik
Bu yazıyla ilgili henüz yorum yapılmamış.