Yaz aylarında güneşin, tuzlu deniz suyunun, klorlu havuzun olumsuz etkilerine karşı cildi korumak için dikkatli bir bakım rutini oluşturmak gerekiyor. Cildiniz aşırı yandığında veya kuruduğunda elinizin altındaki kremi sürüp hemen sonuç almayı beklemek pek doğru değil. Bunun yerine içtiğiniz su miktarına, tükettiğiniz gıdalara dikkat etmeli ve cilt güzelliğini korumak için kısa süreli çözümler yerine kalıcı çözümlere yönelmelisiniz.
Güneş ve Sıcaklığın Cilde Etkisi
Vücudun D vitamini üretmesine yardımcı olan güneş ışığını kontrollü olarak almanın sağlığa pek çok faydası olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak direkt güneş ışığı altında 15-20 dakikadan fazla durmak cildi güneşin zararlı UVB ve UVA ışınlarına maruz bırakır. Güneşin ve yüksek sıcaklığın bir diğer olumsuz etkisi ise terlemeyi arttırmasıdır. Aşırı terlemek, havada bulunan tozun, kirin ve kimyasalların cilt yüzeyinde birikmesine neden olur ve cildinizi düzenli olarak temizlemezseniz bir süre sonra cilt gözenekleri tıkanır ve cildin nefes alması zorlaşır.
Vücudumuz sıcak havalarda aşırı ısınan yüz bölgesini soğutmak için bu bölgeye daha fazla kan pompalamaya başlar ve bu nedenle yüzünüz normalden daha şiş, kızarmış ve yağlı görünebilir. Tüm bu olumsuzluklara karşı cildinizi korumak için yapmanız ve yapmamanız gereken şeyler var.
Yaz Aylarında Cilt Nasıl Korunmalı?
Güneşin altında herhangi bir koruma olmadan durmanın cilt kanseri dahil olmak üzere pek çok cilt hastalığına neden olduğunu ve güneş ışınlarının yaşlanmanın ciltte görülen belirtilerini hızlandırdığını biliyoruz. Öncelikle havuz veya denizdeyken kendinize gölge bir yer bulmanızı, şapka ve gözlük takmanızı öneriyorum. Ama denize veya havuza girdiğinizde, sahilde yürüyüşe çıktığınızda ya da yaz aylarında evden işe giderken cildinizi korumasız bırakmamalısınız. Yüksek koruma faktörlü güneş kremleri bu gibi zamanlarda cildi korumak için oldukça etkilidir. Eğer sezon başındaysanız ve cildiniz açıksa en yüksek koruma faktörlü kremlerden edinin. Suya girip çıktıktan sonra kreminizi mutlaka tazeleyin. Şehirdeyseniz koruma faktörlü nemlendirici yüz kremi kullanabilirsiniz. Bu tip kremleri evden çıkmadan 20-25 dakika önce sürmek etkisini arttırır ve güneşin altında terlerken sürmekten daha iyi sonuç verir.
Cildinizin normal, yağlı veya kuru olduğuna bakmadan mutlaka bir nemlendirici kullanın ve sık sık tazeleyin. Nemlendirici kremi sürmek için güneşe çıkmayı beklemeyin, evde, duş aldıktan sonra veya ellerinizin, yüzünüzün kuruduğunu hissettiğinizde hemen sürün.
Cildiniz yağlıysa alkol bazlı cilt temizleyicisi kullanmayın çünkü alkollü temizleyiciler cildin yağ üretimini arttırır. Su bazlı temizleyici losyonları tercih edin. Yağlı cilt nemli cilt ile aynı şey değildir ve yağlı ciltlerde kuruyabilir. Yağdan kurtulmak için yüzünüzü sık sık yıkamak cildinizi kurutabilir ve hassaslaştırabilir.
Cildiniz kuruysa çok sıcak suyla duş almayın. Cildi tahriş ettiği bilinen kokulu, renkli sabunlardan uzak durun ve cilt tipinize uygun bir sabun ya da duş jeli edinin. Duştan çıktıktan sonra mutlaka nemlendirici kullanın.
Beslenmenize dikkat edin. Kolajen üretimini tetikleyen ve antioksidan etkisi bulunan E vitamini dışında cilt güzelliği için önemli olan B12 vitamini, folik asit, magnezyum gibi besin ögelerini eksiksiz olarak alın. Bu vitamin ve mineralleri balık, yeşil yapraklı sebzeler, badem, fındık, fıstık gibi kuruyemişlerde bol bol bulabilirsiniz. Gerekiyorsa doktorunuza danışarak vitamin ve mineral takviyesi kullanabilirsiniz. Güneş hasarını en aza indirmek için mutlaka su için. Su yerine kahve, çay, kola veya hazır meyve suyu içmek aynı şey değildir. Sıcakta vücudunuz normalden daha fazla su kaybeder ve bu suyu yerine koymazsanız sadece cilt kuruluğu değil halsizlik, yorgunluk, kas ağrıları gibi diğer sorunlarla karşılaşabilirsiniz.
Bu yazıyla ilgili henüz yorum yapılmamış.